DRONE NEDİR ?

by Nisan 05, 2018 0 yorum


Drone, bir uzaktan kumanda ya da yazılımsal yönetim ile kolayca yönlendirilebilen İnsansız Hava Aracı'dır (İHA). Havadan görüntülemelerde helikopter gideri ve pilot maliyeti olmadığı için prodüksiyon giderlerini yarı yarıya düşüren ve askeri kontrol mekanizmalarını kolaylaştıran Drone, Türkiye genelinde birçok iş için kullanılmaktadır.
Drone'lar bunun yanında son zamanlarda yangın söndürmek amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Bu araçlar genellikle normal savaş uçakları için zor, kirli ve tehlikeli görevlerde kullanılır.
Günümüzde çok farklı şekil, ebat, konfigürasyon ve karakterde araçlar üretilmektedir.
İlk İHA'lar Vietnam Savaşı sırasında gövdelerine yerleştirilen kameralar ile film ve resim çeken uçaklardı. Bu uçaklar ya düz bir hat üzerinde veya dairesel hareketlerle uçar, görüntüyü toplar, yakıtı bitene kadar uçar sonra yere inerdi. İnişten sonra resimler analistler tarafından çıkartılıp incelenirdi. Drone adı da verilen bu basit yapıdaki araçlar sadece uzaktan kumanda ile uçabilen basit bir uçaktı. Yeni nesil radyo frekanslarının kullanılmaya başlanması ile İHA'lar uzaktan kumanda ile çok daha fazla kullanılmaya başlandı ve "uzaktan kumandalı araç" terimi gelişti. Günümüzde birçok İHA hem uzaktan kumanda hem de bilgisayarlı otomasyon yardımı ile uçmaktadır. Daha gelişmiş sürümleri hız ve uçuş yolunu sabitleyen, yerleşik kontrol ve / veya rehberlik sistemlerinin yardımıyla düşük seviyeli insan pilot görevlerinde uçabilir.






YAPISI ?

İnsansız hava araçları statüsüne alınan dronelar ağırlıklarına göre İHA0, İHA1, İHA2 ve İHA3 olmak üzere 4 sınıfa ayrılmış. 500 gram ile 4 kilogram arasındaki araçlar İHA0 grubuna girerken 4 klogram ve 25 kilogram arasında ağırlığa sahip olan araçlar İHA1, 25 kilogram ve 150 kilogram arasındakiler İHA2 ve 150 kilogramın üzerindekiler (askeri drone mu alacaksınız 150 kilogram ne?) İHA3 olarak sınıflandırılmış. (aşağıdaki arkadaş mesela sizin olsa İHA3 olacak ki kendisi gerçek insansız hava aracı)







GÖRÜNÜM ?

Çerçeve - kasa
Her drone (başka bir deyiş ile, bir çeşit insansız hava aracı veya UAV - İHA) bir çerçeve ile başlar. Bu çerçeve, İHA tasarımları içerisindeki 'en ağır parça' olma konusunda batarya ile yarışmaktadır ama uçuş sırasında karşılaşacağı her etkiye karşı dayanabilmesi gerekir.
Çerçeve boyutları 100 milimetreden birkaç metre çapına kadar değişse de, genel olarak 300mm ile 800mm arasında olup, plastik veya karbon-fiberden üretilmiştir ve dört, altı veya sekiz pervaneyi taşırlar. Çoğu çerçevede çift raf bulunur ve bu şekilde çeşitli parçalar ve kameralar için yerleştirme alanları oluşturulur.






Pervaneler
Drone'unuzu mavi gökyüzüne salmak söz konusu olduğunda pervaneler, ilginç bir şekilde çok da güvenli gözükmeyen ancak işlerini yapan parçalar oluyorlar. Pervaneler genellikle plastikten üretiliyor ancak karbon-fiber ve ahşap seçenekleri bulmak da mümkün. Bu parçalar, drone'ların parçalanmaya en müsait bölümleri olduklarından dolayı çoğu kişi plastik seçeneğini tercih ediyor. Pervanelerin boyutları 2.5cm ile 45cm arasında değişirken, çoğu kişi 7.5cm ile 25cm arasındaki boyutları tercih ediyor.
Uçuş için çok sayıda pervane kullanmanın basit ancak en önemli noktalarından biri, zıt pervanelerin saat yönünde (CW) ve saat yönünün tersinde (CCW) dönmeleridir. Bu işlem olmadığı takdirde drone kendi etrafında döner ve yere çakılır. Bu yüzden de bazı pervane setleri 2xCW/2xCCW setleri şeklinde uçuşa hazır bir şekilde satılmakta.
Pervaneler, basit ve ucuz olabilirler ancak değerlerini asla küçümsememek gerekiyor. Drone'unuzu en gelişmiş, en pahalı bilgisayarlar ile kontrol ediyor olabilirsiniz ama pervaneler kalitesiz ise, cihazdan düzgün bir verim almanız pek mümkün olmaz. Pervanelerin dengeli olmaları da, kurulum aşamasının en önemli noktalarından biri.






Kasa dışı motorlar
Bir seviyede bakıldığında, "çok pervaneli" drone'ların nasıl çalıştığı oldukça açık bir şekilde gözüküyor: Motorlar pervaneleri çeviriyor ve ortaya çıkan itiş gücü drone'un havada durmasını sağlıyor. Ancak bahsi geçen motorlar göreceli olarak yeni bir tür ve bu motorlar, güç ile oldukça düşük bir ağırlığı birleştiriyor.

Motorlar, sabit bir dış kabuğun yerine, içerisinde dönen bir mile sahip olmaları ile diğerlerinden ayrılıyor. Dış kabuk, bu mile bağlı ve elektrik kabloların ve benzeri parçaların çevresinde yer alıyor.

Bu motorlar 20000 RPM'e kadar çıkan dönüşlere sahip ve türe göre değişebilen bir şekilde yüzlerce watt elektrik enerjisi tüketebiliyorlar. Ancak buradaki en önemli detay, bu motorların sunduğu muhteşem güç-ağırlık oranı oluyor.
Sadece iki güç bağlantısı bulunan normal motorların aksine bu motorlar üç bağlantıya sahip ve yüksek enerji kaynakları istemelerinin yanı sıra, hızlarını kontrol etmek için karmaşık elektroniklere de ihtiyaç duyuyorlar.
ESC'ler (Electronic Speed Controller)
Motorlara elektrik dalgalarını gönderen cihaz "elektronik hız kontrolcüsü" veya "ESC" olarak tanımlanmakta. Hemen her şeyde olduğu gibi bu cihaz da hafif olmak üzere tasarlanmış durumda ancak ESC'nin görevi, pilden motora giden elektrik gücünün akışını kontrol etmek. Her drone, motor başına bir ESC'ye sahip.



Bu cihazların her yanından kablo çıkıyor gibi gözükse de, genellikle bir uçtaki üç kablo motora gidiyor, diğer uçtaki ikisi pile bağlanıyor ve üç kablolu başlık bağlantısı da İHA'nın merkez beynine bağlanıyor.
Normalde ESC'ler belirli bir en yüksek seviye elektrik akımına ayarlanıyor ve bu ayar, 200A seviyesine kadar çıkabiliyor. Ancak hobi sınıfı çoğu drone, genellikle 20A'nın üstüne çıkma ihtiyacını duymuyor.
Uçuş kontrol panosu
"Merkez beyin" veya "anakart" bütün sistemin çalışmasını sağlayan parça olarak tanımlanabilir. Temel olarak bakıldığında bu anakartlar, özel hareket, dönüş ve yer çekimi algılayıcılarına sahip olan küçük bilgisayarlar.
Dahili işlemci, algılayıcılardan sürekli olarak verileri alıyor ve bu verileri ESC'lere göndererek, motorların hızlanmasını veya yavaşlamasını sağlıyor.



Bütün işlem, kendini doğrulayan büyük bir çember üzerine kurulmuş durumda ve bu devre sayesinde drone'ların istenilen konuma (örneğin havada süzülme haline) gelene kadar neredeyse anında tepki vermeleri mümkün oluyor.
İlginç olan şey ise drone'ların çalışmasını sağlayan işlemcilerin büyük bir kısmının, "Arduino" DIY panolarında bulunan ucuz 8-bit mikro-kumandalardan oluşuyor olması. Ancak bu işlemciler, algılayıcıları ve hızlandırıcıları kontrol etmeye yeterli yeteneğe sahipler.




KAYNAKÇA




YAZAN VE DÜZENLEYEN :
AYŞE NAZ AKBAŞ





0 yorum:

Yorum Gönder